Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Twitter hesabı üzerinden bugün yaptığı paylaşımda CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na gönderme yaparak: “Madem Bay Kemal ifadesini sevdi, öyleyse kendisine bundan sonra kullanabileceği yeni sloganını da vereyim: Bay Bay Kemal” diye yazdı. Bu paylaşımın ardından #BaybayKemal hashtagı Twitter’da TT oldu.
Madem Bay Kemal ifadesini sevdi, öyleyse kendisine bundan sonra kullanabileceği yeni sloganını da vereyim:
Bay Bay Kemal.
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) February 1, 2023
Kılıçdaroğlu cevapta gecikmedi
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise yanıt vermekte gecikmedi. Kılıçdaroğlu, Yılmaz Erdoğan’ın hem yönetmenliğini yapıp hem de rol aldığı yaptığı ‘Organize İşler’ filminden bir replik ile yanıt verdi. Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın mesajını alıntı yaparak verdiği yanıtta “Ey beşli çeteler, hani bir şarkı vardı…” diyerek filmden bir sahneyi paylaştı.
Ey beşli çeteler, hani bir şarkı vardı… https://t.co/wCmQzqxI6P pic.twitter.com/KXyBACevLg
— Kemal Kılıçdaroğlu (@kilicdarogluk) February 1, 2023
Organize İşler filmi ile yanıt verdi
Kılıçdaroğlu’nun kısa bir sahnesini paylaştığı 2005 yapımı aksiyon komedi filmi İstanbul’da çekilen bir dolandırıcılık hikayesini anlatmakta. Filmin paylaşılan bu sahnesinde ise Yılmaz Erdoğan’ın canlandırdığı Asım Noyan ve beraberindekiler, Cem Yılmaz’ın canlandırdığı Müslüm Duralmaz karakterinin çiftliğine hesap sormaya gider. Asım ve beraberindekilerin pek de misafirperver karşılanmadığı çiftliğin kahyası ise The Everly Brothers’ın 1958’de seslendirdiği éBye Bye Happiness” şarkısına atıf yaparak “Bye bye happiness, bye bye loneliness. Beni takip edin hepiniz” sözleriyle kendilerine yanıt veriyor.
Eski siyasileri hatırlattı
İkili arasındaki bu diyalog geçmiş dönemde Turgut Özal, Süleyman Demirel, Erdal İnönü ve Necmettin Erbakan arasındaki renkli diyalogları hatırlattı. İşte siyasi tarihimizden gülümseten renkli diyaloglardan bazıları şöyle:
İnönü – Özal polemiği
Zamanında ANAP lideri Turgut Özal’ın başbakanlık yaptığı dönemde ile SHP lideri Erdal İnönü ile havaalanında karşılaşırlar. Turgut Özal şaka yaparak ‘Sizi gören de bu ülkede kıtlık var zanneder’ der. Erdal İnönü ise Özal’a “Sizi gören de bu kıtlığın sebebini anlar” şeklinde yanıt verir ve ikili gülerek ayrılır.
“Küçük Turgut”
Yine farklı bir tarihte aynı ikili arasında yaşanan bir diğer diyalogda Erdal İnönü, Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal hakkında bir takım iddialarda bulunur. Bunun üzerine dönemin başbakanı Özal, torunu Turgut’u kastederek; “İnönü bizim Ahmet’le uğraşıyor. Ahmet biraz ağır gelir, daha ufağı var. Küçük Turgut var, onunla uğraşsın” der.
Erbakan – Ecevit atışması
Necmettin Erbakan ile Bülent Ecevit’in meclisteki diyalogları da hafızalarda kalan atışmalardan. Erbakan, Ecevit’in kendisine ‘hayalperest’ yakıştırmasına şöyle cevap vermişti. “Hayalciliğimizden bahsetti, teşekkür ederim. Hayal çok kıymetli bir şeydir. Hayal etmeden hiçbir şey olmaz. Kendileri de şair oldukları için zaten hayalle iç içedir.
Demirel ile İnönü atışması
Erdal İnönü seçim mitinginde Süleyman Demirel’e gönderme yaparak “Biraz öyle, biraz böyle… Biraz öyle, biraz şöyle… İşte biliyorsunuz öyle olanlara güvenmeyin…” demişti. Demirel ise İnönü’ye cevaben yine miting meydanında “Bakın onu kaldırdıkça (pankartı kastederek) arkadaki ahali göremiyor. Ben gördüm kalabalığı… Ondan sonra meydan kelli gibi oluyor canım”
“İşte onu ben yaptım!”
“Memlekette benzin vardı da biz mi içtik?”, “Verdimse ben verdim”, “Dün dündür, bugün bugündür”, “Dünkü güneşle bugünkü çamaşır kurutulmaz.”, “Demokrasilerde çareler tükenmez”, “Bana sağcılar adam öldürtüyor dedirtemezsiniz”, “Yollar yürümekle aşınmaz” gibi siyaset tarihine geçen sözlerin sahibi Süleyman Demirel’in bir üniversite öğrencisi ile yaşadığı diyalog ise şöyle gelişmişti:
Demirel’in ziyaretlerinden birinde sol görüşlü bir öğrenci kendisini sıkıştırmaya çalışır:
Öğrenci: – Türkiye’de yapılan her türlü işi sahiplenmek gibi bir adetiniz var…
Demirel: – Sen nerde oturuyorsun?
Öğrenci: – Niye ki? Kadıköy’de!
Demirel: – Hah işte buraya her gün gelmek için üstünden geçtiğin köprü var ya
Öğrenci: -Ee evet
Demirel: – Onu işte ben yaptım!
