Beynimizin yüzde 60’ı yağlardan oluştuğunu, Omega-3 yağ asitlerinin de bu güzel yağ döngüsü içerisinde çok büyük bir paya sahip olduğunu kaydeden diyetisyen Duygu Çiçek, “Omega-3, sinir hücrelerinin düzgün çalışmasını sağlarken diğer taraftan da bağırsaklarda meydana gelen sorunları gidermekte ve bağırsak geçirgenliğini düzenlemekte. Sağlıklı hücre zarı ve sağlıklı bağırsaklar ise sağlıklı ruhsal durum anlamına geliyor ve bu da depresyona karşı omega-3’ten zengin beslenmenin önemini artırıyor. Omega-3 yağ asitleri vücut tarafından üretilmediği için besinlerle dışarıdan almak şart.” dedi.
Ruhunuza da iyi gelecek besinler tüketin
Omega-3’ten zengin kaynakların somon,sardalya,hamsi,uskumru gibi soğuk su balıkları ile ceviz, keten tohumu, semizotu, avokado, chia tohumun dan oluştuğuna dikkat çeken diyetisyen Çiçek, günlük beslenmemize bu kaynaklardan bir veya birkaçını ilave etmenin ruhumuz iyi geleceğini, kaygılarınızı yatıştırıp, depresyon eğiliminizi ortadan kaldıracağını kaydetti.
Mutluluğun anahtarı triptofan
Beynimize kendini iyi hisset sinyalleri gönderen, mutluluk, canlılık ve zindelik hissi veren serotoninin ön maddesi olan triptofanı vücut tarafından sentezlenmediği için besinlerle dışarıdan alınması gereken bir amino asit olduğunu ifade eden diyetisyen Çiçek, “Triptofan dan zengin besinler; sonbahar depresyonun çözülmesinde anahtar rol oynarlar. Triptofan’dan zengin besinler ise hindi, yağsız kırmızı et, tavuk, peynir çeşitleri, muz, böğürtlen, fındık, fıstık, kabak çekirdeği, keten tohumu, susamdır. Bu besinlerden günlük bir-iki porsiyon tüketmek kendinizi iyi hissetmenizde size yardımcı olur.”
Su tüketimine dikkat!
D vitaminin kaygıyı ve depresyonu azaltmaya katkıda bulunduğunu vurgulayan diyetisyen Çiçek, süt,yoğurt peynir,yumurta sarısı gibi D vitamininden zengin gıdalardan tüketmenin ve özellikle güneş ışığı almanın ruh haline iyi geleceği ve depresyona yatkınlığı azaltacağını kaydederek şöyle devam etti: Havaların serinlemesi ile su tüketiminizde azalmalar meydana gelebilir. Bu durum; baş ağrısı, dikkatsizlik gibi durumlara neden olabilirken diğer taraftan duygusal stresin ve iç huzursuzluğunun artmasını da tetikleyebilir. O nedenle gün içerisinde su tüketiminize dikkat edin ve su içmek için susamayı beklemeyin.”
Depresyondan korunmak için hareket edin!
Son olarak egzersizin en önemli yararlarından birinin de stresi azaltıp depresyona karşı güçlü bir bariyer oluşturduğunu ifade eden diyetisyen Duygu Çiçek, egzersiz sırasında artan mutluluk hormonlarının (endorfin ve serotonin) gün içerisinde kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayıp modunuzu yükselteceğini belirtti.