Asbest nedir?
Asbest, (asbestos) inşaat ve gemi sektöründeki adıyla amyant, jeolojik olarak lifsi kristal yapısına sahip silikat (magnezyum silikat, kalsiyum-magnezyum silikat, demir-magnezyum silikat) bileşimindeki bir grup mineralin ortak adıdır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü verilerine göre Asbest sahip olduğu fiziksel ve kimyasal özelliklerinin bir sonucu olarak gösterdiği izolasyon özelliği nedeniyle çok uzun yıllardır kullanılmış ve “sihirli mineral” olarak tanımlanır. Silisyumun sodyum, demir, magnezyum ve kalsiyumla oluşturduğu ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere çok dayanıklı, lifsel mineral yapısında hidrate silikatlardır. Kolay tutuşmaması, sıcaklığa dayanıklı olması, ısı izolasyonu sağlaması nedeniyle sıklıkla kullanılan asbest, inşaat sektörünün önemli araçlarından birisidir.
Asbestin kullanıldığı sektörler nerelerdir?
- Tekstil endüstrisi (lifler, kumaşlar, ipler
- Çimento endüstrisi (saç, boru)
- İnşaat malzemeleri endüstrisi (çimento ürünlerinin işlenmesi)
- Kimya endüstrisi (boya dolgusu, dolgu materyalleri, sentetik reçine kompresyon kalıp materyalleri, termoplastikler, kauçuk ürünleri),
- İzolasyon endüstrisi (ısı, ses ve yangın izolasyonu)
- Kağıt endüstrisi (asbest kağıdı, karton), fren, debriyaj, balata üretimi
- Gemi yapımı ve vagon üretimi.
Halk arasında ak torak ve çorak toprak diye bilinir
Halk arasında ak toprak, çorak toprak, gök toprak, çelpek, höllük veya ceren toprağı gibi isimlerle de bilinir. Asbestozis, asbestos solunmasıyla oluşan toz hastalığıdır. Antik çağdan bu yana insanlığa faydası kadar zararı da olan asbest, kimyasal ve fiziksel özellikleri sebebiyle inşaat, gemi, otomotiv, tekstil ve diğer sanayi alanlarında tercih edilen bir ürün olmuştur. 20. yüzyıl başlarından itibaren yaygın bir şekilde endüstride kullanılan asbestin üç binden fazla kullanım alanı vardır. 2010 yılına kadar Türkiye’de de kullanılan asbest; marley, boru, levha, fren ve debriyaj balatası, conta ve asbestli iplik üretiminde kullanılmıştır.
Asbestin sağlığa zararları nelerdir?
Aszbest gemi, inşaat otomotiv gibi pek çok alanda kullanılan asbest, doğru kullanılmadığı takdirde insan sağlığını olumsuz yönde hatta ölümcül olarak etkileyebilecek maddelerden birisidir. Asbest lifleri havada solunur hale geldiklerinde tehlikelidir, öldürücüdür. Solunan lifler akciğerlerde birikir ve zarar verir. Bu durumda akciğerde zedelenmeler başlar ve bu da akciğerin çalışmasını engeller ve kansere yol açar. Asbestli malzemelerin gerek üretiminde gerekse sökümünde çalışanlar, gerekli önlemlerin alınmaması durumunda, farkında olmadan bu maddeye maruz kalabilirler.
Asbest kanserojen bir maddedir!
Asbest en tehlikeli kanserojen maddeler arasında gösterilen bir maddedir. Solunum yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açar. Uzmanlar cilde nüfuz etmesinin de mümkün olduğunu düşünmektedirler. Asbestin neden olduğu hastalıkların bazıları, akciğer zarları arasında sıvı toplanması, kireçlenme, akciğer zarı kalınlaşması ve akciğer dokusunda bağ dokusu oluşumu gibi elim hastalıklardır. Ayrıca ciltte yaralara neden olabilir. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC), her yıl dünyada kanser yapıcı maddeleri düzenli olarak özelliklerine göre gruplara ayırmaktadır. Ajansın kanserojen maddeler listesinde asbest maddesi, “kesin kanserojen” tanımlanması ile 1. grupta sınıflandırılmıştır.
Fransa’da asbeste bağlı hastalıklardan her yıl 4000 kişi ölmektedir ve sayı giderek artmaktadır. Uzmanlar Birleşik Krallık’ta 1960 ve 70’lerde asbeste maruz kalmış kişilerden 120.000’den fazlasının akciğer kanseri nedeniyle yakın gelecekte öleceğini öngörmektedirler. Belçika ve Hollanda gibi ülkelerde 90’lı yılların başında asbest üretim ve kullanımı tamamen yasaklanmıştır. Avrupa Birliği’de 2005 yılından itibaren AB’ye üye ülkelerde asbest üretimi ve kullanımını yasaklamıştır. Geçmişte tersane işçisi olan babasının iş elbiselerinden bulaşan asbest nedeniyle kansere yakalanan genç bir kadın, 2007 yılında İngiliz Savunma Bakanlığı’ndan tazminat almaya hak kazanmıştır.
Asbest, geleneksel olarak öğrenilen ısı ve su yalıtım özellikleri nedeniyle kırsal alan yaşayanlarınca sıva işinde, çatıların ısı ve su yalıtımında, ocakların yalıtımında yaygın olarak kullanılmıştır. Bu toprak çeşidinin ekonomik kolaylaştırıcılığı nedeniyle yöre yaşayanları tarafından bazı bölgelerimizde “aktoprak”, bazı bölgelerimizde çorak toprak, geven toprak, göktoprak, çelpek, höllük veya ceren toprağı adı verilmiş ve diğer toprak çeşitlerinden ayrılmıştır.
Ev içinde sıvanın dökülmesi, ev dışında ise doğa olayları nedeniyle sıvanın ya da çatının bütünlüğünün bozulması sonucu havaya karışan asbest liflerinin solunması sonucu asbeste maruz kalınmaktadır.
Türkiye’de asbest rezervleri:
Ülkemizde Beyaz asbest rezervlerinin başlıca bulunduğu iller; Çanakkale, Bursa, Muğla, Burdur, Konya, Eskişehir, Ankara, Çankırı, Çorum, Amasya, Tokat, Sivas, Erzincan, Ağrı, Bitlis, Diyarbakır, Kahramanmaraş, Osmaniye ve Hatay’dır. Amfibol tipi asbest yatakları ise başlıca; Manisa, İzmir, Aydın, Denizli, Uşak, Kütahya, Eskişehir, Konya ve Kastamonu illerinde bulunmaktadır. Artık kırsal kesimlerde beyaz toprak, pekmez toprağı olarak bilinen asbestin özellikle evlerde yalıtım malzemesi olarak kullanımı yasaklanmıştır. Yöresel çevresel maruziyetin olduğu yerleşim alanlarının da çoğu boşaltılmıştır.